işini bırakmak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

işini bırakmak



"işini bırakmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Idioms
işini bırakmak hang up one's hat f.

"işini bırakmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kendi işini başkalarına bırakmak goldbrick f.
işini kaybetmeye mecbur bırakmak force out of business f.
işini şansa bırakmak leave something to chance f.
işini şansa bırakmak luck (out) f.
işini şansa bırakmak luck (through) f.
işini şansa bırakmak luck (it) f.
Phrasals
evini/işini yakıp birini dışarı çıkmak zorunda bırakmak burn someone out of something f.
yangın nedeniyle birini bulunduğu yeri (işini/evini) terk etmek zorunda bırakmak burn someone out of something f.
evini/işini yakıp dışarı çıkmak zorunda bırakmak burn out of f.
yangın nedeniyle bulunduğu yeri (işini/evini) terk etmek zorunda bırakmak burn out of f.
işini şansa bırakmak luck it f.
işini şansa bırakmak luck through f.
Colloquial
işini gücünü bırakmak drop everything f.
Idioms
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak leave (someone or something) in (someone's) care f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak leave (someone or something) in the care of (someone) f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak leave (someone or something) under (someone's) care f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak place (someone or something) in (someone's) care f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak place (someone or something) in the care of (someone) f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak place (someone or something) under (someone's) care f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak leave (someone or something) in the charge of (someone) f.
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak place (someone or something) in the charge of (someone) f.
(birinin) işini/durumunu yarım bırakmak keep (one) hanging (in midair) f.
(birinin) işini/durumunu belirsiz bırakmak keep (one) hanging (in midair) f.
(birinin) işini/durumunu sonuçsuz bırakmak keep (one) hanging (in midair) f.